Türkiye Psikiyatri Derneği (TPD), 6 Şubat’ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerde büyük can kaybı ve yıkımlar yaşanan kentlerde gönüllülük esası ile hizmet vermeye başladı. Bilim Sağlık Haber Ajansı (BSHA), depremin ilk günlerinde TPD’nin depremin meydana gelmesi ile birlikte gönüllü ekipler oluşturmaya başladığı haberini yapmıştı. Gönüllü ekipler gecikmeden oluşturuldu, TPD gönüllüler ile Hatay ve Adana’da incelemelerde bulunarak, depremzedelerle ile bir araya geldi. Deprem bölgesi incelemelerinin ardından, TPD Hatay ve Adana İlk Hafta Alan Değerlendirmesi Raporu hazırlandı. BSHA, Psikiyatri profesörleri; Prof. Dr. Ejder Akgün Yıldırım ve Prof. Dr. Mehmet Hamid Boztaş ve Prof. Dr. Özgür Öner tarafından hazırlanan rapor ile ilgili bilgileri aldı.
TPD, Hatay ve Adana İlk Hafta Alan Değerlendirme Raporu’nda; depremin meydana geldiği Adana ve Hatay illerine ait detaylı değerlendirmelere yer veriliyor. Deprem bölgesi incelemelerinde, Hatay ve Adana’da 10-13 Şubat tarihleri arasında depremin etkileri, sağlık sisteminin durumu, ruh sağlığı organizasyonu ve psikososyal hizmet ihtiyacının belirlenmesi amaçlandı. Afetlere Hazırlık Müdahale Birimi’nce oluşturulan ekip tarafından hazırlanan raporda; illere göre durum tespiti, saha ve kaynak analizi yapılarak, ruh sağlığı hizmetlerinin durumu değerlendirildi. Kısa vadede alınacak acil önlemlerin tespit edildiği TPD Raporu’nun afet durumu, demografik etkiler ve hizmet planındaki değişikliklere göre güncelleneceği belirtildi.
“Enkaz Arama Gecikmesi Öfkesi Hakim”
TDP Raporu’nda, Hatay ilinde Psikiyatri Uzmanı Dr. Hande Gazey tarafından gerçekleştirilen görüşmelerde; yeniden yaşantılama, derealizasyon, anksiyete, umutsuzluk, uyku sorunları, izolasyonun belirgin olduğu ifade edildi. Halkta, şiddetli öfke tepkilerinin olduğunun anlaşıldığı, görüşmelerde enkaz arama çalışmalarının gecikmesi ve yetersizliği öfkenin en fazla yöneldiği tema olarak not edildi. Zaman geçip umutlar azaldıkça öfke duygusunun arttığı, kentte yaşayanlarda çocukları, kendileri ve aile bireyleri ile ilgili kaygının yüksek olduğu bilgisi paylaşıldı. TDP Raporu’nda şu cümlelere yer verildi: “Ailelerde bölünme ve bölünerek göç etme durumu söz konusudur. Bölgede yaşayan insanların düzenli kullanılan ilaçlarının çoğu enkazda kaldığı için eczanelerden toplayabildikleri ilaçları ne olduğunu bilmeden aldıkları ve bir sağlıkçı gördüklerinde ellerindeki ilacın ne olduğunu sorma şeklinde davranışları gözlenmiştir. Sorulan sorular en çok antihipertansif, antidiyabetik ve antidepresan ilaçlar ile ilgilidir.”
Güvenlik Riski Vurgusu
TPD Raporu’nda; deprem bölgelerinde yaşanan acıya bir de depremzedelerin kendilerini güvende hissetmemeleri ekleniyor. Raporda, “Tuvalet ve elektrik imkanlarının kısıtlılığı oldukça ciddi bir sorun olup enfeksiyon ve salgın hastalıklar açısından risk teşkil etmektedir. Ayrıca şehrin tamamının yıkılmış ya da yıkılmaya yakın olması da ciddi bir güvenlik riski yaratmaktadır. Bölgede hizmet sunmaya ve yakınlarına destek olmak için gelen Dr. Ersin Uygun ve bir çok depremzede, yardımların ve ev enkazları içerisindeki malzemelerin yağmalandığına dair çok sayıda söylenti nedeniyle güvenlik endişesini belirtmiştir” bilgisine yer verildi.
Samandağ’a Gezici Ekip Desteği
Nüfusu 123 bin 447 olan Hatay’ın Samandağ ilçesi merkezinde ağır bir yıkımın söz konusu olduğuna işaret eden TPD Raporu’nda Psikososyal Hizmetler anlamında ilçede bir psikososyal hizmet birimi olmadığı belirtildi. İlçede deprem sonrasında çevreden gelen ruh sağlığı profesyonellerinin olmadığı, gezici ekiplerde de yapılandırılmış bir hizmet sunumu gözlenmediği bilgisini paylaşan TPD, Samandağ’da sistem kurulana kadar Hatay merkezde bulunan TPD üyesi psikiyatri uzmanınca gezici ekiplerle temas kurulacak.
İskenderun’da Evleri Yıkılan Hekimler Görev Yapıyor
Adana ve Hatay merkez arasında kalan liman kenti İskenderun’da, diğer bölgelere göre daha organize bir hizmetin gözlendiğinin belirtildiği TPD Raporu’nda, İlçede konuşlu bir askeri birliğin bulunduğu, bunda deprem bölgesi için lojistik üs olmasının etkisi olabileceği bilgisi paylaşıldı. İlçede başta diğer bölge belediyeleri olmak üzere STK’ların da merkezleri ile yardımlarda bulundukları belirtildi.
TPD’nin halen bu bölgede bulunan psikiyatri hekimlerden üçüne ulaşıldığı, ilçede ayrıca bir gönüllü psikiyatri uzmanı ile de görüşüldüğü bilgisi paylaşıldı. Uzman doktorlar ile temas kurulduğunun belirtildiği TPD Raporu’nda, “Hekimlerin tamamı depremden etkilenmiştir. Bir meslektaşımızın evi tamamen yıkılmış, diğerleri yakınlarını başka yerlere naklederek halen yakınları, çocuklarından ayrı olarak merkezde bulunmaktadırlar. Hastane ve TRSM’de görevli psikolog, sosyal hizmet uzmanı ve yardımcı sağlık personelinden de yakınlarını kaybeden ve kalacak yer sorunu olanlar bulunmaktadır” bilgisi verildi.
Acil Çocuk Ergen Psikiyatristi İhtiyacı Var!
Yeni İskenderun Devlet Hastanesi binasında bulunan Psikiyatri Servis ve Poliklinikleri hakkında da bilgilerin yer aldığı TPD Raporu’nda şu cümlelere yer verildi: “Yer yer kolonların olduğu kısımlarda sıva ve beton yapılarında çatlak ve dökülmelerin olduğu, adli muayene odasının olduğu yerde zemin çökmesinin olduğu gözlenmiştir. Bu binanın hafif hasarlı olduğu ancak kullanım açısından güvenli bulunduğu belirtilse de buna ilişkin psikiyatri personeline herhangi bir belge gösterilmemiş ya da nasıl bir heyetçe ve ne şekilde değerlendirme yapıldığı ayrıntılı açıklanmamıştır. Psikiyatri hizmeti hastane kampüsü içinde ayrı bir yerleşke halinde Psikiyatri Servis ve Polikliniklerinin bulunduğu zemin ve zemin üstü iki kat olan bir bina ve hemen yanında aynı kampüs içinde tek katlı TRSM binasında verilmektedir. Psikiyatri Binası alt katı poliklinik, adli görüşme odası, denetimli serbestlik poliklinik odalarından oluşmakta, üst katlarda ise kapalı kadın ve erkek yataklı servisleri bulunmaktadır. 22 yataklı olan Psikiyatri servisleri üçüncü gün boşaltılmış olup halen yataklı hizmet verebilecek durumda değildir. İvedi şekilde yapı güvenliğine yönelik standartlara uygun bir değerlendirme yapılırsa hizmete açılabilir. Deprem öncesi 8 psikiyatrist, 11 psikoloğun görev yaptığı hastanede halen üç psikiyatrist bulunmaktadır. Poliklinik katında başvuran hastalar olmakta ve psikiyatri uzmanı ve servis psikoloğu tarafından değerlendirmeler yapılmakta, eksik ilacı olan hastaların ilaçları temin edilmeye çalışılmaktadır. Yapılan ilk 10 muayenenin hepsi psikotik hastalar nedeniyle olmuş, ciddi anlamda depo antipsikotik ve antiepileptik gerektiği belirtilmiştir. Hastanenin otomasyon sistemi çöktüğünden ilaç, hasta kayıtları ve diğer hizmetler tamamen manuel olarak sağlanmaktadır. Ciddi bir ilaç eksikliği bulunmaktadır. Toplum Ruh Sağlığı Merkezi (TRSM) hastalarından ise ulaşan hastalara ilaç temini yapılmaya çalışılmış, yaklaşık yüz hasta hakkında bilgi edinildiği, bunların bir kısmının ilaç ya da sosyal destek sorunu yaşadığı bilgisi verilmiştir. Halen aktif bir çocuk ergen psikiyatristinin olmadığı, bir hekimin geldiği ama daha sonra bölgeden ayrıldığı bildirilmiştir. TRSM binası tamamen farklı bir alanda hizmet vermektedir. TRSM personeli ile temas kurulmuş, aşağıda öneriler kısmında ayrıntılı açıklanacağı şekilde hastaların kayıtlarından ihtiyaç ve hizmet planlaması yapılması önerilmiştir.”
Orhan Gazi Feribotu Revirine Eğitim Desteği
Raporda ayrıca İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından İskenderun’a getirilen Orhan Gazi Feribotu Reviri hakkında da bilgi verildi. Feribot’un 11 yataklı revir olarak hizmet verdiği, gezici ekipler ve oluşturulacak ring seferleri üzerinden hasta taşıması yapacağı bilgisi verildi. Feribotun aynı zamanda yemek ve kalacak yer sağlaması ile yaşam yeri vazifesi göreceğinin altı çizildi. Feribotta iki klinik psikolog ve bir psikiyatri uzmanı bulunmaktadır. Bu bölgedeki ekiplerin süpervizyon ve eğitim ihtiyacının TPD tarafından karşılanacağı ifade edildi. (BSHA-Bilim Ve Sağlık Haber Ajansı)
YARIN: TPD RAPORU’NUN ADANA DEĞERLENDİRMELERİ BSHA’DA…
0 Yorumlar