Elektronik Sigara Satışı ve Ülkemize Girişi Engellenmelidir.
Son zamanlarda tütün endüstrisinin Türkiye’de elektronik sigara ve yeni ürünler kategorisinde
yatırımlarına ilişkin haberler yazılı basında artarak yer alırken Sağlığa Evet Derneği’nden yapılan açıklamada, “Bu ürünlerin ülkemizde pazarlanmasının neden olacağı sağlık ve sosyal zararlar konusunda kamuoyu ve karar vericileri aydınlatmayı görev addederek aşağıdaki açıklamaları dikkatinize sunuyoruz” denildi.
Elektronik sigara ve yeni nesil ürünlerin çocuklarda ve ergenlerde etkisi Sağlığa Evet Derneği Başkanı Prof. Dr. Elif Dağlı, geçtiğimiz aylarda Avrupa Pediatri Akademisi’nin çocuklar ve ergenler için, artan elektronik sigara tehdidine karşı durum raporu yayınladığını belirterek, “Birleşik Krallık, Polonya, Güney Kıbrıs, Belçika, İsrail, İtalya, İsviçre, Ukrayna, Hollanda, Litvanya, Hırvatistan’dan bilim insanlarının kaleme aldığı Akademi Raporu geçtiğimiz ay “Frontiers in Pediatrics” isimli tıp dergisinde yayınlandı. Rapor elektronik sigara ve diğer yeni ürünlerin saptanan ve olası sağlık zararlarına yer verdikten sonra on maddelik öneri listesi sundu. Elektronik sigara sıvıları kısa ve uzun dönem etkileri bilinmeyen on binlerce kimyasal içermektedir. Nikotin içermeyen elektronik sigaralar da kanser, iltihap yapıcı, bağışıklık baskılayıcı kimyasallar taşımaktadır. Araştırmalar elektronik sigaraların akut zararlarının sigaralardan çok daha fazla olduğunu göstermiştir. Elektronik sigaralar çocuklar ve ergenler için nikotin bağımlılığının giriş kapısıdır. Endüstri elektronik sigaralara çocuk ve ergenlerin kullanımını arttırmak için aromalar katmaktadır. Ayrıca bu ürünlerin cihazları esrar başta olmak üzere başka kimyasalların nefes yoluna çekilmesi için de kullanılmaktadır.” dedi
Dağlı ayrıca, “Sağlığa Evet Derneği olarak yeni ürünlerin de eskileri gibi bağımlılık yaptığını ve öldürücü olduğunu hatırlatıyor ve bu ürünlere ilişkin mevzuat yürürlüğe girmeden, üretim, piyasaya arz ve satış izinleri alınmadan acilen durdurulmasını talep ediyoruz.” diye belirtti.
Tütün endüstrisi neden yeni ürüne gereksinim duydu?
Sigara ve Sağlık Ulusal Komitesi Yürütme Kurulu Üyesi Doç. Dr. Osman Elbek, endüstrinin geçmişte olduğu gibi, yüksek kârlılığını sürdürmek dışında başka hiçbir amacının bulunmadığına dikkat çekerek, “Elektronik sigara ile ısıtılan tütün ürünü pazarlamasının altında, küresel sigara piyasasının küçülme trendine girmesi ve tütün kontrolü önlemlerinin etkisiyle, sigaradan uzak durma eğilimlerinin artması bulunmaktadır. Endüstri, bu trendleri tersine çevirmek için, yıpranan itibarını onarmak, tütün kullanımını yeniden normalleştirmek, hükümetleri zarar azaltım stratejisine ikna etmek ve bundan sonra siyasi süreçlere dahil olmak üzere, tarihinin en kapsamlı ve yüksek maliyetli lobicilik girişimini başlatmıştır.” dedi.
Tütün kontrolü savunucuları bu filmi daha önce görmüştü
1950’lerde filtreli sigaralar, 1960’lar ve 1970’lerde düşük katranlı ve düşük nikotinli sigaralar, 1990’larda özel filtreli sigaralar için benzer senaryolar yazıldığını hatırlatan Elbek, “Aldatıcı ve yanıltıcı veri ve bilgiler kullanılarak, filtreli sigaraların ve ‘light’ sigaraların daha az zarar iddiasıyla reklam ve tanıtımı yapılmıştı. Bu ürünlerin daha az zararlı olmadığı, tüketicide telafi kullanım davranışına neden olduğu, endüstrinin bu yöndeki kendi bulgularını kasıtlı olarak gizlediği, yıllar sonra kanıtlanabilmiş, ancak ürünler bu
şekilde pazarlanmaya devam ederek onulmaz zararlar ve kayıplara neden olmuştu.” diye
belirtti.
Ulusötesi tütün endüstrisi epeydir Türkiye’nin kapısını aşındırıyor!
Sağlığa Evet Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Tanzer Gezer de, piyasa hacmi ve jeopolitik önemi Türkiye’yi endüstrinin hedef tahtasına oturtmakta olduğunu belirterek, şöyle devam etti:
“Ürünleri Türkiye piyasasına sokmak için yürütülen lobiciliğin izleri, 2017 yılında ürünlere üretim izni verilmesi için torba kanun taslağına madde eklenmesi, KKTC’nin sıçrama tahtası olarak kullanılması, Euromonitor’ün en büyük ısıtılmış tütün ürünü pazar tahmini sıralamasında Türkiye’yi üçüncü sırada göstermesi, 2018 yılında devam eden pazarlıklar hakkında bilgi paylaşılması, 2019’da endüstrinin İstanbul Diyalogları adı altında sağlık çalışanlarına yönelik toplantı daveti yapması, 2020’de endüstri kaynaklı hibeyle TEPAV’a proje sipariş edilmesi, 2021’de TEPAV’ın bu amaçla bir rapor yayınlaması ve toplantı düzenlemesi ve en son olarak ulusötesi bir tütün firmasının Türk ortağından ayrılarak yeni bir ortakla elektronik sigara yatırımı yapacağına dair kulis haber ile başka bir tütün firmasının yeni kategori ürünlerin üretimi için Samsun’da yeni bir yatırım hazırlığı içinde olduğuna dair açıklamasında görülmüştür. Endüstri elektronik sigaraların tütün ürünü olmadığına dair söylemlerine bazı ülkelerde devam etmektedir. Önümüzdeki günlerde elektronik sigaraların ihracata yönelik üretimi, tütün ürünleri statüsünden çıkartılarak düşük vergilendirilmesi ve iç satışına izin verilmesi hususları Türkiye gündeminde de olabilir. Son günlerde endüstrinin kamuya açık şekilde ‘üretimi yasak ürünü üreteceğini beyan etmesi’ çok dikkat çekmiştir. Bu yaklaşım, Dünya Sağlık Örgütü’nün Tütün Kontrolü Çerçeve Sözleşmesi’nin 5.3’üncü maddesinin ‘Taraflar, tütün kontrolü ile ilgili halk sağlığı politikalarını hazırlayıp uygularken, bu politikaları, tütün endüstrisinin ticari ve diğer
çıkarlarından koruyacaklardır’ ibaresine ters düşmektedir.”
Elektronik sigara ve yeni nesil ürünler zararsız değil!
Sağlığa Evet Derneği üyesi Efza Evrengil, ister yeni, ister eski olsun tüm tütün ürünlerinin içerisinde nikotin bulunduğunu söyleyerek, “Herhangi bir tütün ürünü içildiğinde akciğerin küçük havayolu ve alveollerinden nikotin hızla emilir ve yaklaşık 15 saniyede beyne ulaşarak orada çeşitli kimyasal maddeler salınımına neden olur. İçimden sonraki 30 dakika içerisinde kanda belirli bir platoya ulaşan nikotin 2-3 saat içerisinde yarılanır. Bu nedenle tütün ürünü kullananlar 2-3 saatte bir ürünü yeniden tüketirler. Tütün şirketleri tarafından ‘yeni nesil’ olarak tanımlanan elektronik sigara ve ısıtılmış tütün ürünleri, nikotin dışında pek çok zararlı kimyasal madde ihtiva ederler. Yapılan araştırmalarda 22 kimyasal sınıfa ayrılan toplam 189 aromalı sıvı ve 173 farklı kimyasal bileşik tanımlanmıştır. Esterler, alkanlar, ariller, alkoller, laktonlar, aldehidler ve ketonlar bu ürünlerde bulunan temel kimyasal gruplardır. Söz konusu kimyasal maddelerin hemen tümünün çeşitli toksik etkilere yol açtığı bugün itibariyle bilinmektedir. Ayrıca çok sayıda çalışma elektronik sigaraların insan epigenomunu olumsuz yönde etkileyebileceğini de göstermiştir. Bu “yeni” ürünler, nikotin dışında başta propilen glikol, bitkisel gliserin ve aroma maddeleri içermeleri nedeniyle insanlarda inflamasyonu (iltihabı) arttırmakta, yağ dengesini bozmakta ve hücrelerin enerji ve yaşam kaynağı olan mitokondrilerde fonksiyon bozukluğuna da yol açmaktadırlar.“ dedi.
Elektronik Sigara Nikotin Bağımlılığının Giriş Kapısıdır
Avrupa Pediatri Akademisi öneriyor:
1. Aksi ispat edilene kadar elektronik sigaraların tehlikeli kabul edilmelidir. Bu ürünlerin sıvıları kısa ve uzun dönem etkileri bilinmeyen on binlerce kimyasal içermektedir. Zararın ispat yükümlülüğü hekimlere ait değildir. Solunum yolundan alınan ilaçlarda olduğu gibi, üretici güvenli olduğunu ispat etmelidir.
2. Elektronik sigaralar nikotin bağımlılığının giriş kapısıdır. Çocuklarda ve gençlerde nikotin bağımlılığı ve nikotinin tüm vücutta yapacağı zarar engellenmelidir.
3. Elektronik sigaralara aromalar ürünün kullanımını arttırmak için katılmaktadır. Elektronik sigaralar sigara bırakma aracı olarak kabul edilemez.
4. Nikotin içermeyen elektronik sigaralar zararı bilinmeyen veya kanser, iltihap yapıcı, bağışıklık baskılayıcı kimyasallar içerir. Çocuklar ve ergenler bu maddelerin zararlı etkilerinden mutlak korunmalıdır.
5. Elektronik sigara ve benzeri ürünlerin cihazları esrar başta olmak üzere başka kimyasalların nefes yoluna çekilmesi için de kullanılır. Çocukların ve ergenlerin bu cihazlara ulaşımı engellenmelidir.
6. Elektronik sigaraların akut (ani) zararları sigaralardan çok daha fazladır. Çocuklar ve ergenler elektronik sigaraların meydana getirdiği çok sayıda akut akciğer hastalığından korunmalıdır.
7. Elektronik sigaralar ve diğer yeni ürünlerin uzun dönem zararlarını gösterecek çalışmalar henüz yoktur. Kısa dönem zararlarının tütün ürünlerinden fazla olduğu değerlendirildiğinde aksi ispat edilene kadar elektronik sigara sıvılarının uzun dönem etkilerinin tütünden daha fazla olacağı kabul edilmelidir.
8. Bilimsel çalışmalar elektronik sigara sıvılarının tütünün neden olduğu bütün toksik etkilerin yanı sıra, özgün zararları da ortaya koymuştur. Elektronik sigara sıvıları tütünün hafifletilmiş şekli değildir.
9. Çocuklar ve ergenler elektronik sigara buharı maruziyetinden yasalarla korunmalıdır. Tütünde olduğu gibi elektronik sigara kullanıcılarının ve anne karnındaki bebekler dahil pasif etkilenenlerin halka açık alanlarda korunması elzemdir.
10. Sosyal medya çocukların ve gençlerin ürünleri tanıması, kullanmaya başlaması için bir araç olarak kullanılmaktadır. Benzeri girişimler için önlem alınmalıdır. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)
0 Yorumlar