Muhterem Müslümanlar!
Medine'de bir bayram sabahıydı. Mümin gönüller bayram heyecanı ve coşkusuyla dopdoluydu. Mescid-i Nebevî'nin yanı başındaki namazgâhta genç-yaşlı, kadın-erkek, çoluk-çocuk hep birlikte bayram namazı eda edildi. Peygamberimiz (s.a.s)'in îrâd ettiği hutbenin ardından sıra kurbanları kesmeye gelmişti. Resûl-i Ekrem Efendimiz, âdeti olduğu üzere iki kurban hazırlamıştı. Kendisine getirilen kurbanlık koçları şefkatle kıbleye doğru yatırdı ve şu mealdeki âyet-i kerimeleri okudu: "Ben, O'nun birliğine inanarak, yönümü gökleri ve yeri yaratan Allah'a çevirdim ve ben müşriklerden değilim.[1] "Şüphesiz namazım, kurbanım, hayatım ve ölümüm âlemlerin Rabbi Allah içindir. O'nun ortağı yoktur."[2] Daha sonra Allah Resûlü (s.a.s), şöylece dua etti ve Allah'ın adını anarak kurbanlarını kesti: "Allah'ım! Bu kurbanlar senin nimetindir. Muhammed ve ümmeti tarafından senin rızan için sunulmuştur..."[3] "Allah'ım! Benim, ailemin ve ümmetimin kurbanlarını kabul eyle!"[4]
Aziz Müminler!
Yüce Rabbimize sonsuz hamd ü senalar olsun ki, bir bayrama daha bizleri yaklaştırdı. İslam âlemi olarak önümüzdeki hafta salı günü, Kurban Bayramı'nı idrak edeceğiz. Hep birlikte vahdet şuuruna, kardeş ve ümmet olma bilincine ereceğiz. Her ne kadar haccetme imkânı bulamasak da samimi dualarımızla kutsal beldelerde yapılan dualara ortak olacağız. Kurbanlarımızla, Rabbimize kulluğumuzu ve itaatimizi bir kez daha izhar edeceğiz.
Değerli Müminler!
Derin hatıraları bünyesinde barındıran kurban ibadeti, Hz. Âdem'den bugüne her topluma emredilmiştir. Kurban, tevhidin sembolü, din-i mübin-i İslam'ın önemli bir şiarıdır. Kurban, Allah'ın rızasına ve takvaya erişme gayretidir. Kurban, Yüce Yaratana karşı ihlas ve samimiyet, sadakat ve teslimiyet, şükür ve vefa beyanıdır. Sahip olduğumuz her şeyi Allah yolunda tereddütsüz feda edebilme iradesidir kurban.
Aziz Müslümanlar!
Kurban ibadeti bizlere, malımızı Allah rızası için harcama ve başkalarıyla paylaşma mutluluğunu tattırır. Bizi cimrilik hastalığından, dünya malının esiri olmaktan kurtarır. Kurbanlarımızla hem Rabbimize yaklaşır hem de muhtaç kimselerin hanelerine muhabbet ve sevinç taşırız. Coğrafyaları aşan gönül köprüleri inşa ederiz. Tanıdığımız, tanımadığımız nice kardeşimizin dertleriyle dertlenip, onlar için iyilik ve hayır eli oluruz. Kurban ibadetiyle birlik ve beraberliğimizi güçlendirir, yardımlaşma ve dayanışma ruhunu diri tutarız.
Muhterem Müminler!
Diyanet İşleri Başkanlığımız, Türkiye Diyanet Vakfı ile birlikte geçmiş yıllarda olduğu gibi bu yıl da vekâlet yoluyla kurban kesim organizasyonu düzenlemektedir. "Kurbanını paylaş, kardeşinle yakınlaş" şiarıyla aziz milletimizin emaneti olan kurbanlar, İslami usullere uygun bir şekilde kesilerek ülkemizdeki ve dünyanın dört bir yanındaki ihtiyaç sahibi kardeşlerimize ulaştırılacaktır. Bayramın birinci günü akşamına kadar müftülüklerimize bizzat başvurarak ya da vakfımızın internet sitesi üzerinden yapacağınız bağışlarla, müminler arasındaki sevgi ve kardeşlik köprülerinin sağlamlaştırılmasına katkıda bulunabilirsiniz.
Kıymetli Müminler!
Hutbemi bitirirken önemli bir hatırlatmada bulunmak istiyorum. Bayram vesilesiyle pek çok kardeşimiz yolculuğa çıkacak. Bu noktada trafik kurallarına uyalım, sabırlı ve dikkatli olalım, birbirimizin hak ve hukukunu koruyalım. Trafik kazalarının, bayramların huzur ve sevincini acı ve hüzne dönüştürmesine izin vermeyelim.
Yüce Rabbimiz, bizleri her türlü kaza, bela ve musibetten muhafaza eylesin. Sağlık, huzur ve afiyet içerisinde bizleri bayrama ulaştırsın.
________________________________
[1] En'âm, 6/79.
[2] En'âm, 6/162-163.
[3] İbn Mâce, Edâhî, 1; Ebû Dâvûd, Dahâyâ, 3-4.
[4] Müslim, Edâhî, 19.
Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü
0 Yorumlar